Chatadana.com-adana sohbet adana chat adana cet
özdemir asaf’ın şiirleri AŞK
Sen kocaman çöllerde bir kalabalık gibisin,
Kocaman denizlerde ender bir balık gibisin
Bir ısıtır,bir üşütür,bir ağlatır,bir güldürür;
Sen hem bir hastalık hem de sağlık gibisin
ÖZLEM
Bir gece,
Gecede bir uyku
Uykunun içinde bene
Uyuyorum,
Uykudayım,
Yanımda sen
Uykunun içinde bir rüya,
Rüyamda bir gece,
Gecede ben
Bir yere gidiyorum,
Delice
aklımda sen
Ben seni seviyorum,
Gizlice
El-pençe duruyorum,
Yüzüne bakıyorum,
Söylemeden,
Tek hece
Seni yitiriyorum
Çok karanlık bir andan
Birden uyanıyorum,
Bakıyorum aydınlık;
Uyuyorsun yanımda
Güzelce
SENİ SAKLAYACAĞIM
Seni saklayacağım inan
Yazdıklarımda, çizdiklerimde
Şarkılarımda, sözlerimde
Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmeyecek seni,
Yaşayacaksın gözlerimde
Sen göreceksin duyacaksın
Parıldayan bir sevi sıcaklığı,
Uyuyacak, uyanacaksın
Bakacaksın, benzemiyor
Gelen günler geçenlere,
Dalacaksın
Bir seviyi anlamak
Bir yaşam harcamaktır,
Harcayacaksın
Seni yaşayacağım, anlatılmaz,
Yaşayacağım gözlerimde;
Gözlerimde saklayacağım
Bir gün, tam anlatmaya
Bakacaksın,
Gözlerimi kapayacağım
Anlayacaksın
DUYGUSAL
Sen ona bir gemisin, yönü senin yönündür
Bir sancısın geçerken denizlerini özgür
O da bir ada olsun, sana çevrili dursun
Dağının dalgalarla, yüzünün rüzgarlarla
Bağlandığı kendini sende çözülmüş görür
Gemiler göründükçe adalar da düş görür
İnsanlar nerede olsa bir orayı düşünür
Derler adadakiler, şu gemi bir gün gelse
Gitsek buradan öte, nereye gideceksek
Bilseler gemiler de bir adayı düşünür
HOŞÇAKAL
siyah beyaz tuşlarında piyanomun
seni çalıyorum şimdi
çaldıkça çoğalıyorsun odada
sen arttıkça ben kayboluyorum
seni doğuruyorum geceye
adını koyuyorum aya bakarak
her şey sen oluyor her yer sen
ben ölüyorum
sesini duyuyorum rüyalarımda
gözlerimi kamaştırıyor ışığın
rüzgar sen gibi dokunuyor bana
ben doğuyorum
duymak istediklerimi söylemiyorsun hiç
dokunmuyorsun bana
sen gibi bir şimşek çakıyor
tam kalbime düşüyor yıldırımı
ben gidiyorum
BU SEVGİDİR
Onun güzelliğini herkes görüyorsa o bence az güzeldir
Herkes biliyorsa o bence hiç güzel değildir
Onun güzelliğini yalnız ben görüyorsam bu sevgidir
Yalnız ben biliyorsam bu aşktır
Hiç kimse görmüyorsa bu yalnızlıktır
AŞKIM
ne yere ne göğe ismini yazdım
senin ismini aşkım kalbime
YAZDIM
YALNIZLIK
Yalnız kaldınız sanırsınız,
Biliyorum
Yalnız bırakılmışsınız,
Biliyorum
Ötesi yok
II
Ötesi var:
Yalnızlık
Müziğin bile seni dinlemesidir
Yalnızlık
İnsanin kendine mektup yazması
Ve donup-donup onu okuması
Yalnızlığın da ötesidir
SENİ SEYREDERDİM
Saçların uçuşurdu rüzgardan
Yanından seni seyrederdim
Güneş yakardı,deniz yanardı
Sen konuşurdun,dinlerdim
Gülerdin
Susardın,düşünürdün
Benimle el-ele yürüdün
Yol biterdi
Görmezdim seni
Zaman yıl yıl geçerdi
Uzaktan,çok uzaklardan
Seni seyrederdim
SANA
Küçük çocuklar yapıp geceleri kendimden,
Seni öpsünler diye gönderiyorum sana
Bana, kucaklarında seni getiriyorlar;
Ben de sonra o seni getiriyorum
YALNIZLIĞIN ADI
Derin bir uyku
Düşümde
Düşündüm ister istemez
Aklıma takıldı
Yalnızlığın adı
Tam o sırada
Bir sinek
Beni uyandırdı
Gerçek bir sinek
Yalnızlığın adı
Düşümde kaldı
LAVİNİA
Sana gitme demeyeceğim
Üşüyorsun ceketimi al
Günün en güzel saatleri bunlar
Yanımda kal
Sana gitme demeyeceğim
Gene de sen bilirsin
Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
İncinirsin
Sana gitme demeyeceğim
Ama gitme Lavinia
Adını gizleyeceğim,
Sen de bilme Lavinia
AŞK ŞARKISI
Ellerini ver, öpeceğim,
Binlerce el içindeyim,
Şu beyaz çizgilerden gideceğim
Ellerini ver, ellerini
Seni öldüreceğim
Gözlerinden gireceğim,
İçinde yer edeceğim
Sana oradan sesleneceğim;
Ellerini ver, ellerini
Seni öldüreceğim
GERÇEK DEĞER
Gerçek değer gelmesi boşluk dolduran değil;
Gitmesi boşluk yaratandır
BİLSEYDİ EĞER
Bir şiir bir geceye değer,
Bir şiir bir uykuya değer,
Bir şiir bir uyanmaya değer,
Bir şiir bir sigaraya değer,
Bir şiir bir rakıya değer,
Bir şiir bir şarkıya değer,
Bir şiir bir türküye değer,
Bir şiir bir ağrıya değer,
Diye-diye
Meğer
2=1
Kim o, deme boşuna
Benim, ben
Öyle bir ben ki gelen kapına;
Baştan başa sen
AĞLAMAK
Ağlamak
Unutmak kadar kolaydır inan
Sevin ağlayabiliyorsan
Sevin ağlıyorsan
Gül ağlayabiliyorum diye
Gül ağlıyorum ağlıyorum diye
Sana birşey yapamam
Ağlayamıyorsan
İSTİYORUM
Rüzgar mı dedim
İsterim ki saçların dağılsın
Gece mi dedim
Hemen düşüncelere dalmalısın
Aşk der demez
Kalbin hızlı çarpmalı
Sabah, dememe kalmadan
Uyanmalısın
SUSMANIN İKİNCİ YÜZÜ
Şimdi bütün anmalar bir susmanın içinde
Şimdi bütün susmalar bir odanın içinde
Anlatmaya bir sözcük, bir bakış arıyorlar,
Önce sakladıkları, bir adamın içinde
ONARMAK ZORDUR
Şarkılar değil de
Hep kulaklar bitiyor,
Onarmak zordur
Bir yürek üşümüş
Kapamış kapılarını,
Onarmak zordur
Bir şey yitirilmiş
Hiç eskimeyecektir,
Onarmak zordur
İnsanin içine düşen korku
Özgürlüğünden olmuştur,
Onarmak zordur
Ölümü düşünmek yenilmek,
Sevmek ölümü yenmektir,
Onarmak zordur
SUSMAK
Bir insan olsun
Olsun da burada
Bir insan olsun
Orada
Nerede olursa olsun
Bir insan
Gitse olsun, kalsa olsun
Giderse olan, gitmezse duran
Aranır bir insan bir insani
Arar bir insani bir insan
Söylenemiyor çok şey
Susmadan
ANSIZIN
Ben sensiz olanlara seni aratıyorum,
Ben sensiz kalanlara seni yaratıyorum,
Seni saklayacağım, seni yazıp-andıkça
Kendimi çoğaltıyor, seni kuşatıyorum
Unutturmayacağım, seni yaşatacağım,
Kendimi çoğalttıkça, seni kuşatacağım,
Her zamanda, her yerde sen bende yasadıkça
Sen evreninde sana seni aratacağım
UMUT YAPRAKLARI
Öyle bir ilkyaz ol ki korkut yaprakları,
Öyle bir son yaz ol ki tut yaprakları,
Sararıp dökülürken güz rüzgarlarında
Ardında savrulsunlar, unut yaprakları
Sevinçlerinde onlar vardı, hüzünlerinde onlar
Seninle yeşerdiler, seninle soldular
Olsunlar senden sonra da umut yaprakları
BENDEN SONRA MUTLULUK
Bunca yıl yaşadım
Elime ne geçtiyse yitirdim
Biraz daha yasayacağım
Yanlız bir şey biriktirdim
Bir bakış, bir görüş, bir duyu, bir düşünce
Belki aç kalacağım
Suçlanacağım ölünce
Biraz yazdım, artık hep yazacağım
Hüzünden bas alamadım
Görünce
GİDEN
Bir gecedir bütün geceler gibi
Saçlarında,tanıdığın ellerin en ağırı
Gözlerinde maceraların en derini
Sana anlatırlar geçenle kalandan
Bir gecedir bütün geceler gibi
Karanlıklardan,aydınlıklardan
Ne varsa kendincedir
Pencere camlarında ışıklar parlar
Halıda yatar eşyanın gölgesi
İç içedir artık sokaklar,evler,odalar
Duvarlar bakışları keser,kapılar sesi
Ne varsa kendincedir
Ve senin,üzerinde binbir düşünce,günden
Oynaşır hatıranla,kalbinle,ümitlerinle
Herşey düşünmektedir seninle
Birden,bir rüzgar eser,sana doğru senden
Seninle çoğalmaya başlar kendisiyle bitenler
Hatırlayan ellerinle,unutmayan gözlerinle
Değişir sezilecek kadar yavaştan
Değişir istenen istenmeyen
O koruyan zor yalanlar silinir
Büyür kolay bir doğru,bilinen,söylenmeyen
Uyuyanlar uyanmış,ölüler dirilmiştir
Bir gecedir sana doğru senden
Bir gecedir sana doğru senden
Geçen yaşadığındır,yaşarken anlamadan
Kalan bir gerçektir belki
Bir iğne gibi kaybolan,bir bardak gibi kırılan
Gelen sanki beklediğindir
Ve giden,en tatlı,en sıcak,en kocaman
BEKLE DEDİ
Bekle dedi gitti
Ben beklemedim, o da gelmedi
Ölüm gibi bir şey oldu
Ama kimse ölmedi
MUM ALEVİ İLE OYNAYAN KEDİNİN ÖYKÜSÜ
Bir mum yanıyordu bir evin bir odasında
O evde bir kedi vardı
Geceler indiğinde kendi havasında
Mum yanar, kedi de oynardı
Mumun yandığı gecelerden birinde
Kedi oyunlarına daldı
Oyun arayan gözlerinde
Mumun alevi yandı,
Baktı,
Mumun titrek alevinde
Oyuna çağıran bir hava vardı
Oyunlarını büyüten kedi büyüdü
Kendi türünde çocukcasına,
Döndü dolaştı, yavaş yavaş yürüdü
Geldi mumun yanına, oyuncakcasına
Bir baktı, bir daha, bir daha baktı
Mumun alevinin dalgalanmasına
Uzandı bir el attı
Bıyıklarını yaktırmadan analmayacaktı
İlk kez gördüğü mumun yakmasına
İnanmayacaktı
Kedi oyunlarında büyüyordu,
Mum, üşüyordu yanmalarında
Zaman ikili yürüyordu
Aralarında
Bir ayrışım görünüyordu
Birinin yanmalarında
Öbürünün oynamalarında
Kedi oyunlarında büyüyordu,
Yitirerek gitgide oyunlarını
Mum küçülüyordu yanmalarında,
Yitirerek gitgide yakmalarını
Oynarken büyüyen kedi yanacak,
Aydınlatırken küçülen mum yakacaktı
Küçülen yaka-yaka aydınlatacak,
Büyüyen yana yana anlayacaktı
Bir mumun yanmasından
Ve bir kedi oyunundan
Kaldı sonunda
Bir gecenin tam ortasında
Bir evin bir odasında
Göz-göze susan
İki insan
Mum yandı bitti
Kedi büyüdü gitti
oyunlar karıştı gecelerde
Suskun uykusuzluklara
O iki insandan, sonunda
Birinin anılarında kedi,
Birinin dalmalarında mum
Kaldı gitti
Nerede bir mum yansa şimdi,
Nerede oynasa bir kedi,
Birbirine yansıyor, karışıyor gölgeleri
Bugün dün gibi oluyor,
Dün bugün gibi
Mum ellerimi tırmalıyor,
Belleğimi yakıyor kedinin elleri
KELEBEK
Son isteğin nedir?
Sorusu,
Çok, çok kolaydır,
ilk isteğin nedir?
Sorusundan
Çünkü,
O soruyu
Kimse kimseye soramadı,
Korkusundan
YALNIZLIĞA ÖVGÜ
Mutluluğun gözü kördür,
Yalnızlık sağır
Ondandır biri tökezleyerek yürür,
Öbürü uykusunda bile bağırır
Mutluluk yalnız kendisini görür;
Unutur bu yüzden ilkin kendisini
Yalnızlık kendi tutukluğunda özgür,
Boyuna bekler dönsün diye sesini
Mutluluk alışır kendisine, ölümden beter;
Borçsuzluğuyla övünür, ama kedisi doğurmaz
Yalnızlığın gidecek bir yeri yoktur;
Boyuna kapısına döner, açan olmaz
Mutluluğun mezarları, yalnızlığın heykeli var
Her ikisinin de saksılarında çiçek
Biri hep başka bir renkle solar,
Öbürüyse ha açtı, ha açmayacak
MESAJ
Ölebilirim bu genç yaşımda,
En güzel şiirlerimi söylemeden götürebilirim
Şimdi kavak yelleri esiyorken başımda,
Sevgilim,
Seni bir akşam-üstü düşündürebilirim
BEN DEĞİLDİM
Bir aksam ustu pencerenden bakıyordun
Ağır ağır, yollara inen karanlığa
Bana benzeyen biri geçti evinin önünden
Kalbin başladı hızlı hızlı çarpmaya
O gecen ben değildim
Bir gece, yatağında uyuyordun
Uyanıverdin birden, sessiz dünyaya
Bir rüyanın parçasıydı gözlerini açan,
Ve karanlıklar içindeydi odan
Seni gören ben değildim
Ben çok uzaktaydım o zaman,
Gözlerin kavuştu ağlamaya, sebepsiz ağlamaya
Artık beni düşünmeye başladığından
Bıraktın kendini aşk içinde yasamaya
Bunu bilen ben değildim
Bir kitap okuyordun dalgın
İçinde insanlar seviyor, ya da ölüyorlardı
Genç bir adamı öldürdüler romanda
Korktun, bütün yininle ağlamaya başladın
O ölen ben değildim
BİR GECE
gecede bir uyku,
uykunun içinde ben
uyuyorum,
uykudayım,
yanımda sen
uykunun içinde bir rüya,
rüyamda bir gece,
gecede ben
bir yere gidiyorum,
delicesine
aklımda sen
ben seni seviyorum,
gizlice
el pençe duruyorum,
yüzüne bakıyorum,
söylemeden tek hece
seni yitiriyorum,
çok karanlık bir anda
birden uyanıyorum,
bakıyorum aydınlık;
uyuyorsun yanımda,
güzelce
KELİMELER
Yarıda kalmış aşklarının hesapları içinde
Denizlere açıldı içimizden biri
Niçin gittiğini söylemeden
Doyulmamış arzularla doluydu yelkenleri
Yıpranmış kelimelerin verdiği güvenden
Bulacak sanıyordu yenilikleri
Her an bir yeni su vardı,
Her yeni suda bir yeni an
Deniz, dalgalarıyla gösteriyordu dışından
Yaşananla düşünülenler arasındaki farkı
Bitmiyordu köpüklerle renkler
Bir başka damlada, bir başka ışıkta başlamadan
Gözlerinin önünde bir oyun, ardında bir oyun
Dışında ne varsa yeni, ne varsa gerçek
Yeni manzaralarla gelen yeni duygular
Hani, eski kelimelerle olmasa
İnsanın ömrünce devam edecek
Gözlerinin önünde bir oyun, ardında bir oyun
Anladı,ölmekle yaşamanın birleştiği noktada
Yeni rüzgarlarla esen yeni korkulara
Yeniliklerini bağışlamayan kelimelerin
Nasıl düşman sığınaklar halinde direndiğini
Anladı, bütün olmuşlarla olanların
Ve bütün olacakların
O kelimelerin içinde
Kendisine varmadan eskidiğini
ÇIRILÇIPLAK
Küstahlığıma nezaketim oturdu
Saadete kendime bakakaldım
Kararsızlık bir an sürdü
Gizlenen insanların ortasında ben kaldım,
Çırılçıplak
Selamımı tanıdıklar oturdu
Saygı bekleyince alçaldım
Kararsızlık bir an sürdü
Kendini beğenmişler ortasında ben kaldım,
Çırılçıplak
Ağlamayı ölenler oturdu
kendimi ölmez sanınca ufaldım,
kararsızlık bir an sürdü
Ölülerle dirilerin arasında bir ben kaldım,
Çırılçıplak
Sonsuzluğu ufuklar oturdu
Yarattığım dünyaların içinde daraldım
Kararsızlık bir an sürdü
Başlangıç ile bitiş ortasında ben kaldım,
Çırılçıplak
Aydınlığı bulutlar oturdu,
Yıldızlara doğru yol aldım
Kararsızlık bir an surdu:
Varanlar ile duranlar arasında ben kaldım,
Çırılçıplak
İSİMSİZ
Biri sana sorarsa;
Sana, beni sorarsa;
Gitti, der misin?
Gittiğimi söyler misin?
Gidiyorum ben sana
Benimle gider misin?
BEN SİZE NE YAPTIM
Ben size ne yaptım
Çağrı mı, armağan mı, ceza mı
Ne vardı böyle karşıma geçecek
Ben ne yazılar ne çizgiler yitirdim hatırlamadım
Ne var ki sizinki onlar gibi gitmeyecek
Artık olan oldu
Gitmeniz gitmeseniz bir
Ben de düş kursam da kurmasam da
Aklıma yüzünüz gelecektir
Ben size ne yaptım,
Ne kötülüğüm dokundu size
İnanın – hoş niçin inanacaksınız-
Sizi şu ana kadar tanımazdım
İnanmak, bilmek yakışmaz size
Karşıma çıkmayacaktınız
Karşımda bir resim gibi şimdi
Kuramadığım düşlerin çizdiği, siz
Hem gözüme hem düşüme
Çakılıp kaldınız
Renklerinize ve biçimlerinize
Düş dışı gerçeklerin çizdiği siz
Beni benden çıkardınız
Beni benden aldınız
Göz görmeye-görmeye
Bir uzağa bıraktınız
Kendime dönmeye ertık çok geç
BİZ
Kuşlar uçmak için doğmuş;
Kemiklerinin boş olmasından anlayoruz
Açık ve bilinen bir yönü yok insanların
Onu biz yaratıyoruz
DENİZİN DELİSİ
Unutmak mı?
Delisin
Gitmesemde bekler orada deniz
Gelirsem, bilmelisin
Benim beklememdir burada deniz
Gitmek gibi geleceğim
Denizin delisine
Delinin denizi gibi
O ne kadar giderse
İLK
Biri vardı, o ilk ağlamayı bulup
Herkesi güldüren
Sonra da bunu unutup
Ağlarcasına gülen
SABAHA KADAR
Dünya o kadar büyük ki;
Bir noktayım ortasında, ne yapsam
Bazan da o kadar küçülüyor ki dünya,
Devrilecek sanıyorum, kımıldarsam
Hayat o kadar uzun ki,
Öyle bitmez geliyor ki bir an
Bir de bakıyorum, o kadar kısalıyor ki;
Ne çıkar, diyorum, bir hayattan
Saadet o kadar lazım ki yaşayana;
Billahi can verir uğrunda insan
Hem o kadar boş ki mesud olmak,
Gün yüzü görmeden ölenlerin arkasından
Ben o kadar önemli kişiyim ki,
O kadar iyiyim ki aklım ve düşüncelerimle
O kadar fenayım ki ben
Delice niyetlerimle
Gece; ne kadar karanlık ve sessizsin
Öyle kaplayorsun ki evleri, denizleri
H em o kadar aydınlık ve seslisin ki;
Çılgınca coşturuyorsun bizleri
Sabah; bir yeni dünya gibi geliyorsun;
Öylesine süslü, öylesine saadesin ki
Sen o kadar güzelsin ki sabah,
O kadar güzelsin ki
CAN
bir türkü söylediler,duydunuz mu
bir kuşu virdular gördünüz mü
böyle neden susuyorsunuz böyle
güzelliğiniz çoğalıyor ,öldünüz mü
AŞKIN BALADI
Andırırsın beni bana, bana beni,
Dediklerinde, duyduklarında,
Yazdıklarımda seni bana, bana seni,
Söylemesem bile, saklamadıklarımda
Ah hep aklımda, hep aklımda;
Andırırsın seni sana, sana seni,
Gözlerinde, kulaklarında, dudaklarında
BİRİ
Ona seni anlattı,sana onu anlattı
Başı ona anlattı,sana sonu anlattı
Yarım yarım yaşayan darmadağın evlere
Birin ne kadar bütün olduğunu anlattı
ANMAK UNUTMAK
İki tür nokta var
Biri önüne ve ardına bakar,
Biri ardına bakmaz,
Ardını noktalar
BİR ŞEY İNSANA AİT
Son kadeh içilmiş,
son söz edilmişti
bir düşünce sardı hepsini
bir hatıra
bir hırs
bir kıskançlık
bir yanıltı
bir kardeşlik
bir yanlışlık
bie kin
bir ümid
BİR ŞEY İNSANA ait
YAŞAYAN ÖLÜM
Gözlerini kaçıramazsın, geçmiş ola
Artık derebeyindir senin o görmüşlüğün
Köleliğin sana işitir yaşlandıkça o ve sen
Onun yaşamışlığındadır senin ölmüşlüğün
Artık o sende hep yaşayan bir ölüm
Başka görüntülerle gelir öbür açılarıyla
Seni yerinden eder, gider,
Gelir yerinden eder
Pasını siler, kimse anlamaz sen anlarsın
Sen anladıkça o sende hep yaşayan bir ölüm
UYKUSUZLUK
uykusuzluk ve pencerede bir kedi
gece boyu hiç konuşmadan durdu
yağmurlar yağdı, dindi
pencerede hep kedi
ne geceye girdi, ne uyudu
baktı, baktı, baktı
belli değildi doğmadığı, doğduğu
sanki ona bir zaman
hadi şimdi, yola çıkıp bir duygudan
pencerenin dışında duran
bir geceden indi, odaya girdi
dedi
hadi şimdi sende in uykudan
sevdi mi, sevmedi mi, belli etmedi
sürdürüp suskunluğunu
yeni huysuzluğu besledi
aaaa
kedi bu uykunun içindeydi
ankara yolundaydı bir gece
bir gün marmaris yolundaydı kedi
bütün uyku kapılarının önündeydi
mırmırları, tırmalamalarıyla
bir kadının düşlerindeydi
ve bütün hırçınlığıyla
anılarının önündeydi
TAŞLAMA
Nasıl biriktirdin
Dedi o
Ve çalışarak mı diye ekledim
Ben
O da
Evet dedi
Nasıl kazandın
Ve aklınla mı diye ekledim
Evet dedi
Sende evet çok dedim
Evet dedi
Benim her şeyim var dedi
Bir şeyin yok dedim
Ne o diye sordu utanmadan
Dedim, bende olan
BAĞLILIK
Sevgisiz bir bağlılık
Bu, insanı yaşaya yaşaya öldüren bir yaşamda sürükler
Sevgiyle bağlılık
Bu insanı öldüre öldüre yaşatan bir yaşamda sürdürür
SÖYLE
Köpek gibi kanlar içinde
Dönüp susabilir misin
Kavgadan, aşktan, umuttan
Hayvanların en güçlüsü insan
Çünkü korkmasını da bilir
Kavgadan,aşktan,umuttan
Sen bilir misin,bilir misin sen
Korkmasını,korkuyu,korktuğunu
Söyleyebilir misin korkmadan
Kavgadan,aşktan,umuttan
Dönüp susabilir misin sen
Sen,hayvanların en güçlüsü insan !
DÜN SABAHA KARŞI
Dün sabaha karşı kendimle konuştum
Ben hep kendime çıkan bir yokuştum
Yokuşun başında bir düşman vardı
Onu vurmaya gittim kendimle vuruştum
Yazar: Kinq
Yayınlanma Tarihi: 13-11-2020
Kategori: Chat Odaları
Görüntüleme: 671 Defa